kitap takası ve güzel şeyler

Boş Defter'in gönderdiği kitaplar dün veya önceki gün ulaştı elime. Şu ana dek kitap takası yaptığım herkes kitaplarını çok güzel kullanmış. Bazılarının okunmamış olduğundan şüphe ettim, itiraf ediyorum. Hatta ben sonunda Aytmatov'un kitabını bitirince, yani bu gün Sır'ı okumaya başladım. Konusu değişik gibi ama anlatım birazcık sıkıntılı. Sıkıntılı derken, bir durum gereksiz yere birkaç kez ifade edilmiş ama akıcı. O minik kusura gözlerinizi kapatıp okuyabiliyorsunuz. Gerçi daha başlarındayım, umarım kitap hızlanır hızlanır ve akaaar gider.

Bu günlerde postacı, kurye eksik olmadı kapımızdan. Tabii ki ben memnunum bu durumdan. Gerçi her defasında uyurken yakalandım, heyecanla kapıya koşup paketlerimi teslim alamadım ama, heyecanla gelmelerini beklemek ve uyanınca bir sürprizle karşılaşmak da güzel.

Bu gün de bir paket geldi bana. Aslında yine beklenen bir paketti ama bu kadar hızlı olmasını beklememiştim. Bir de böyle bir şey beklememiştim.

Mina'ya mektup yazdım ben, göndermek istediğimi haber verdim. O da bana Placebo dolu bir cd göndereceğini söyledi. Ama bu kadarla kalmamış. Bana okumam için iki kitap göndermiş okul açılınca lazım olur diye kalem göndermiş ve minik bir ayı göndermiş. Aslında en çok hangisine sevindim bilmiyorum, okurken salak salak sırıttığım mektuba mı, şarkılara mı, ayıya mı yoksa kitaplara mı? Ah, bu arada ayıyı Rum bir tavernacıya -tavernacı mı denir? taverna satan gibi :/ - benzettim ve Nohut'la birlikte, ismini Yorgi koyduk. Bu sene cebimden eksik etmem artık *.*

Uyuyarak geçirdim yine günü, ama gecemin paketle birlikte yön değiştirdiği açık. Normalde şu saatlerde buhran geçiriyor olurdum, herkes ölsün, ben öleyim kafasında olurdum ama şimdi şarkıları dinlemek ve keşfetmekle meşgulüm.

Teşekkürler *.*