3 Eylül 2013 Salı

yaza veda ederken...

Summersong - The Decemberists
İnsan hiç tatmadığı şeylerin de eksikliğini hissedebilir bazen. Mesela kasvetli, serin ve karanlık bir gecede pencereden dışarıya bakarken sigara içmek isteyebilir, daha önce hiç içmemiş olsa da... Bazı "şeyler" sahneyi tamamlar. Nasıl ki aynı pencereden yağmurlu bir güne bakarken elinizde bir kupa dolusu kahve olması gerekiyorsa- hüzünlü yalnızlıkları tamamlayan da sigaradır hep.

Yapış yapış, sevimsiz ve turuncu bir yaza veda ediyoruz artık. Sonbahar bizim mevsimimizdir, sonbahar hüzünlü yalnızlıklara en çok yakışan mevsim...

Bu gece müzik dinlemek lüzumsuz, kulağımızı sessizlik doldurmalı. Dolup da taşamamak duygusunun yükünü azaltan, hafifletici bir sessizlik. Çünkü bu serin eylül gecesine en çok yakışan, arık taşmaktır. Topladıklarımızı boşaltmak...

Doğru cümlenin bulunduğu ancak devamının getirilemediği bir gece bu gece. Can sıkıcı bir romandan arta kalmış... İnsanın kafasında yankılanan dizeler bile yardımcı olamıyor cümlelerin anlamlı bir bütün oluşturacak şekilde oluşup birleşmesine... Kelimelerin demiyorum, cümlelerin diyorum zira burada bir metin oluşturmaktan söz ediyoruz.

Eski moda bir abajur gibi olmak hissi dolduruyor bu gece her yanı. Karanlığı daha kasvetli kılan, cılız ve sarı bir ışık, hastalıklı bir ışık, ve altı dolu olmayan, boş ve gereksiz cümleler kurduruyorsa insana, buna bir son vermek gerek. Işığı kapatmalı.

Salt karanlık ve sessizlik insanı dehşete sürükler çoğu zaman, ki bu dehşet hissi bile iyidir hissizlikten, içi boşluktan, layıkıyla taşılmadığı halde boşalmış hissetmekten ve kimi zaman da nispeten anlamlı şeyler yazdırır insana. Hiçbir şey olmasa eski moda bir abajur olmayışınızı anlatırsınız, yerdeki minik su birikintisi olmayışınızı, ucu kemirilmiş bir somun ekmek olmayışımızı ve- ne olduğunu anlatamıyorsa insan ne olmadığını anlatmalı ki, hiç değilse olmadıkları hakkında fikir verebilsin karşısındakine.

Belki de serin eylül akşamları konuşmak için yanlış zamanlardır, insan saçmalar da saçmalar. Mesela bir direksiyon olmayışını anlatır ki herkes bilir, kimse, asla, hiçbir betimlemede bir direksiyon olmayacaktır.

Yaza geç kalınmış bir vedaysa bu, saçmalamak gereksizdir, hayatın çoğu anında gerekli olsa da...
Dedim ya, eylül hüzün mevsimidir, saçmalamak ilkbahara yaraşır.

Ahkam kesmek konusunda ilham vermekten söz ediyorsak o eylülün işidir, eylül akşamlarının, eylül rüzgârlarının, eylül yağmurlarının ve bunların olmayışlarının da...

8 yorum:

  1. muhteşem yazmışsın. çok çok çok beğendim.

    eylül.. ismi bile şiirsel.. sonbahar sevilmez mi, ah biraz da yağmur yağsa ne yakışırdı..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederiim :)
      Öyle tabii, sevilir eylül. Ama ben en çok aralık ayını seviyorum *.*

      Sil
  2. ama bunu nasıl yazdın ya.
    ne kadar duyarlı anlamlı biraz da hüzünlümsü.
    :)
    ya sen hep yaz işte.
    :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tabi yine şiir okumuştum, bi de çok sıkıntılıydım.
      Teşekkür ederim, ara sıra çıkıyor bi' şeyler ama çok iyi değil bu sanki *.*

      Sil
  3. "Salt karanlık ve sessizlik insanı dehşete sürükler çoğu zaman".benzer sekilde, aksamuzeri,ikindide ışık varken yatip uyandiginda havanin karanlik olmasi ve saatin gece onbir oniki mi yoksa yedi mi oldugunu bilememek,hic ama hickimsenin olmamasi ve pencereden baksan sanki tum insanlarin seni terk etmesi yada bi savas cikip yok olmasi ve en yakinlari telasla dusunmek ve belki bi kabusla uyanmak o siyaha..(umarim icini acmistir :))

    YanıtlaSil
  4. Oooo...eylul olmus mu..daha 2003 deyiz...yillar aular haftalar bazen larisir,her donemin eylulu farkli olabilir,olmak zorunda olmasada

    YanıtlaSil
  5. Parasen bir ilac turu diye dusunmuatum,parasen inside joe anlaminda.bu an "para senin joe",ne yapacaksan yap anlaminda okudum.sendeki anlami ne.parasen mi para senin mi

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. para senin joe. bukowskinin bi kitabından rastgele bir sayfa açıp gözüme ilk çarpanı yazmıştım, bu olmuştu :)

      Sil

nasiplenin arkadaşlar :)

926 şarkının sadece 200'ünün gösterilmesi ayıp.

Zevkle Takip Ediyoruz:

Kitapkurtları;

Farklı İklimlerden;