30 Mayıs 2014 Cuma



Dün değil önceki gün, hatta gece, tüm biyoloji bölümü ikinci sınıf öğrencileri olarak derin acılar ve buhranlar içindeydik zira omurgalı finali vardı. Ben tabii ki çalışma işini son güne, hatta son dakikaya bırakmıştım. O gün iki antidepresanın bi' Concerta'ya tekabül ettiğini anladığım ve derin bir içsel aydınlanma yaşadığım gündü. Cansu da çok sıkıntılıydı, çalışamıyordu falan. Kelin ilacı olsa kendi başına sürer demeden ona çeşitli önerilerde bulundum, hiç utanmadım. Sonra da internette dolanmaya devam ettim.

Ertesi gün tabii ki feci uykusuzdum, Burcu da öyleydi. Yemekhane 11 buçukta açılıyor. Biz bekleyemedik o saate kadar, gidip bir şeyler yedik, sonra da odamızın yolunu tuttuk. Tam binaya girecektim ki, telefonumu çıkardım ve Cansu'nun beni aramış olduğunu gördüm. Hayat işte, böyle şeyler çok ender olur halbuki. Genelde telefonuma bakmam, genelde arayanlar ulaşamaz falan. (Şu an odamızı karıncalar bastı. Sanırım benim unuttuğum bi' şeyler yüzünden. *.*) 

Böylece odaya gitmekten vazgeçip Cansu'yla buluşmaya karar verdim. Gölge bir yer bulup çimlere serildik. Sonra Cansu şemsiyesini de açtı baş ucumuza koydu, yatıyoruz öyle. Bir oğlan geçti önümüzden, geçerken de "Oooh keyfe bak." dedi. Ben onu Cansu'nun tanıdığı biri sandım gülümsedim ama Cansu tanımıyormuş çocuğu. Hatta o da ben tanıyorum sanıp gülümsemiş. Buradan o çocuğa seslenmek istiyorum: Çocuk. Yüzün çok tanıdıktı ama biz seni çıkaramadık. Eğer tanışıyorsak, kusura bakma. Eğer tanışmıyorsak, tanışabiliriz. Ama ikimizin de sevgilisi var. Bu ilişki arkadaşlıktan öteye gitmez bilesin.

Sonra biz yatarken ve konuşurken yağmur yağmaya başladı. Kalkıp oturduk ve Cansu şemsiyesini açtı. Birbirimize iyice sokulduk, diz dize yağmurun dinmesini bekledik manyak gibi. Gelen geçen baktı bize. Cansu "Cessie gelen geçen bize tuhafmışız gibi bakıyor" dedi. Ben bunu gerçekten tuhaf oluşumuza yordum Cansu, sen ne düşündün kendi aklında bilemiyorum. Öyle romantikti ki, eğer ben Mert'le birlikte olmasaydım, o da Emre'yle birlikte olmasaydı aramızda bir aşk doğabilirdi bence fkdsfds. Bir de şey, şemsiyenin altında diz dize oturduk selfie'si çektik. Ve eğlenceliydi. Gerçekten. Yapabilirsiniz böyle şeyler. Gerçi ben çok çirkin çıkmışım ama Emre "Hiç de çirkin çıkmamışsın, ikiniz de güzel çıkmışsınız, nazlanma!" diye bi çemkirir gibi oldu. Çok karşı koyamadım eheh.

Sonra Cansu yemek yedi, ben limonata içtim. Ay karıncalar yüzünden kaşınıp duruyorum. Neyse. Sohbet ettik filanlar falanlar. Çok içeriğini paylaşmak istemedim sizle.

Odaya gelince yattım. Tabii ki akşam yemeğini kaçırdık. Sonra gözüme kalem çekmeyi denedim ve muvaffak oldum. (Umarım böyle yazılıyordur.) Sonra yemek yemeye gittik. Sürekli yemek aldığımız yerdeki "sosyallikten ölücem ben" adam bize feci halde sevgi dolu davrandı. Burcu onun bana yazıyor olabileceğine dair düşüncesini belirtti ama bence o kişi Burcu da olabilir. Sonuçta içinde bir seks kedisi olan kişi ben değilim.

The Strokes diye bi grup keşfettim, çok hoş bence. Dinleyiniz ve seviniz. 
Şimdi gideyim de bardaklarımı yıkayayım.

6 yorum:

  1. :D asdasdasd yavaş yavaş kıza yürümüşsün ya neyse bir şey demeyeyim. ne yaptınız da odayı karınca bastı çok merak ettim. size öneri çok az türk kahvesini kapının köşesine pencernin köşesine dmkerseniz karınca gelmez. :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Belki de o bana yürüdü olum nerden belli? Karıncaları nasıl kaçırıcaz onu söyle sen bize. Her yerdeler :(

      Sil
    2. kahve dök diyom sana ne diyim, ayıp kızım sevgilin var valla kızlara yürümekde aldatmadan sayılır haberin olsun.asdasdasfasf :D

      Sil
    3. Hafif meşrep bi tipim heralde, ondan oluyo bunlar :D

      Sil
  2. strokes eski iyilerden tebii. seks kedisi he :)

    YanıtlaSil

nasiplenin arkadaşlar :)

926 şarkının sadece 200'ünün gösterilmesi ayıp.

Zevkle Takip Ediyoruz:

Kitapkurtları;

Farklı İklimlerden;