7 Kasım 2014 Cuma

kuruyemişimi yiyip gorillaz dinlerken, buraya yazacaklarımı düşünüyordum. internet öyle salak ki, ben bu sayfayı açana dek, yiyeceklerimi yemekten sıkıldım, elmam bitti ama şarkı hâlâ kulaklarımda çalıyor.

kendimi her zamankinden daha sorunlu ve daha saçma sapan hissediyorum. galiba ben mert'e çok güvenmiştim, onunla yürütememek, hayır onunla yürüyememek... ne bileyim, çok etkiledi galiba beni. geçen gün yine kendimi onun evinde buldum. yine öpüştük. çok lüzumsuzdu oysa, niye yaptık bilmiyorum. bir yandan da bir daha asla bir internet aşkı istemiyorum derken, uzaklarda yaşayan bir adam geldi zihnimin bir köşesine yerleşti. bu aşk demiyorum ama sanırım o söz konusu olduğunda hiçbir şey normal dozunda değil. öfke veya nefret, kafasını patlatma isteği, e tabi sevgi de...

hayatımda hiçbir erkeğin sevgisine güvenemeyeceğimi düşünüyorum. aslında bir kadının da. yüzeysel bir sevgiyi kabul edebiliyorum ama daha derin, daha yoğun bir sevgi söz konusuysa asla güvenemem, evet... şöyle düşünüyorum; küçükken doğru sevilmeyen ve bazen de sevilmeyen biri, bir türlü bunların üstesinden gelemiyor, kendisini hiçbir şekilde sevemiyor ve biri tarafından sevileceğine ihtimal veremiyor. nerede büyük bir sevgi görse içinde büyük bir şüphe. aslında trajik biraz, dalga geçmemeyi başarsam ağlayacağım, ama gülüyorum.

sonra şeyi düşünüyorum mesela, önüme gelenle öpüşmek istediğimi, bazen sürtük gibi giyinip kızılayda dolaşmak istediğimi yeni doktoruma söylemeli miydim? şeyi de merak ediyorum, bir zihinsel hastalık, kişilik bozukluğu vs. söz konusu olsa bile, insanın davranışlarının ne kadarı sadece semptomdur? bu gerçek bir soru, bilen varsa cevap versin...

ben bi keresinde şey demiştim ona muse'a atıf yaparak, "why be such a monster?". o da bana "ben canavar değilim" demişti.

bu kadar.

2 yorum:

  1. Küçükken doğru sevilmeyen birinin bunların üstesinden gelememe olayına tamamen katılıyorum Cessie. Ben de böyle düşünüyorum ve bunu yaşıyorum. Aynı senin gibi düşünüyorum şu an. Derin bir sevgiye alışık değiliz ondan böyle şüphe duyuyoruz belki de. Öpüşme olayı dürtüsel bir olay bence. Kişilik bozukluğu değil tamamen dürtüsel tatminsizlikten kaynaklanan bir durum bence. İnternet aşkı konusunda aynı düşüncelere sahibiz. Bu aralar seni en iyi ben anlıyorum sanırım. Ayrıca blogdaki bu aralar dinliyorum şarkıların çogzel ^_^

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. O zaman sıkı sıkı sarılalım ve sonra da bişeyler içelim Vişneee *.* Beni anlayan birilerine çok ihtiyacım var zira.
      Şarkıları beğenmene sevindim :)

      Sil

nasiplenin arkadaşlar :)

926 şarkının sadece 200'ünün gösterilmesi ayıp.

Zevkle Takip Ediyoruz:

Kitapkurtları;

Farklı İklimlerden;