2.

Dün değil önceki gün Çanta Kızılay'dan mercimek alıp benim çantama atmıştı, bize mercimek çorbası yapacaktı. Dün sabah uyandık ve üç beş on dakika sonra "Ben mercimek çorbası yapacağım" diyerek mutfağa gitti. Yapsın tabii, daha önceden yemek yap bir şey yap da bir işe yara diye carlamıştım zaten muhteşem karamelize soğanlı ve yanmış kabağımı ses etmeden yemeye çalışırken çocuk ahaha. Neyse neyse. Mercimek çorbasından çok mercimek lapasına benzeyen bi şey yedik ama tadı güzeldi.

Sonra ben kitap okudum, o da Husserl'ın Bunalım'ını okuyordu, bir şeyleri anlamamış, youtube'dan vidyo buldu onu izlemeye ve notlar çıkarmaya başladı. Bir müddet böyle oyalandık.

Evde oturmaktan sıkılmış olacak ki -bu benim asla sıkılmayabileceğim bir şey de olabiliyor- yürüyelim dedi. Böylece cağnım Toki Turkuaz'ın parkına gidip güneşin altına, çimenlere yattık.

Bu esnada pineklemek dışında pek bir şey yapmadık biraz da sohbet ettik. Sonra ben sigara sarmaktan bezdiğim ve çakmağımı evde unuttuğum için çakmak ve sigara almak adına aşağıdaki tekele yürüdük. Sonra geri dönüp yine çimenlere yattık.

Yanımıza iki tane köpek geldi, onlarla eyleştik. Bir süre sonra püskül püskül tüyleri olan feci yaramaz bir dişi köpeği zaptetmeye çalışan bir çocuk peyda oldu. Biraz onunla sohbet ettik, ismi Kubilay'mış, arkadaşları mobilay diye dalga geçiyormuş. Çanta dedi ki "Yeni nesil lakaplar." Hey gidi hey, öyle cidden, mobilay demek fkjdskfs.

Bütün bunlar olurken güneş yavaş yavaş gitti. Üşüdük ve eve döndük.

Akşam yine bir ara kitap okuduk, biraz Rick and Morty izledik. "Baş başa kalmak istiyoruz" diyerek Mert'i kovaladım ahahah. Gelirken bana votka ve vişne suyu almış, halbuki tek istediğim iki yudum şarap ya da biraydı. Votka iğrenç bir şey, votka ertesi sabah beni hasta gibi yapıyor, votkayı sevmiyorum. Ama içtim ve biraz sarhoş oldum. Sonra sızmışım, sonrası yok.

Az önce uyandım, diş etlerime bir şeyler olmuş bir diş doktoruna görünmeliyim. Çanta uyuyor, sanırım Mert de uyuyor. Ben de sıkılıyorum. Kitabıma döneceğim.

Budala'yı keyifli keyifli okuyordum, araya İstanbul gezisi girince koptum biraz kitaptan. Şimdi tekrar ısınmakta zorlanıyorum ama bitsin de istediğimden araya yeni kitaplar sokuşturmayacağım galiba. Size bir de şarkı bırakayım: